Evet, doğru duydunuz. Bugün tatil gününüz! Aslında “X-Stretch” adı verilen Esneme programını yapma opsiyonunuz da var ama, ben “bugünü tatil yapabilirsiniz” önerisini duyar duymaz bunu kaçırmıyorum, sizi bilmem :-)

O yüzden bugunü, nasıl tatil yaptığımı anlatarak değil, bu bir haftanın kısa değerlendirmesini yaparak kapatacağım. Her geçen gün P90X’in o kadar iyi dizayn edilmiş bir Ev Fitness Programı olduğunu o kadar iyi anlıyorum ki, alınan sonuçlar da zaten bunun aksini söylemiyor. Hatırlatmama gerek yok ama dünyada başka hiçbir program 5 Milyon’un üzerinde satmamıştır (yakınına bile yaklaşan yok)! Eğer bu siteyi bulup, bu satırları okuyup, hala P90X’e başlamadıysanız, ya da başlamayı çok ciddi düşünmüyorsanız; ya zaten hayatınızın en iyi fiziğine sahipsiniz, ya da gerçekten çok tembelsiniz(!) demektir. Pardon!

Yukarıda benim birinci haftanın sonundaki, kendi çektiğim fotoğrafı görüyorsunuz. Tabii, ilk 90 gün + 1 hafta. Ama eğer sadece 96 P90X günü öncesi fotoğrafım ile kıyaslamak isterseniz, siteyi biraz aramanız yeterli olur. (Çok da gurur duymadığım için tekrar tekrar buraya koymuyorum :-) Özetle, şu son bir haftada bile, normal koşullarda belki 1 ay, belki de daha fazla spor salonuna gitmekten daha net gelişme gösterildiğini görüyorum.

Peki bu nasıl oluyor? Hayır, bu bir sır değil; en azından bu siteden sonra artık biz Türkler için bir sır değil. Aslında ortada illa bir sır varsa, bunun adı “Muscle Confusion” prensibidir, yani “Kasların Kafasını Karıştırma!”

P90X’e kıyasla, spor salonlarının problemi şudur (aslında pek çok problemi/dezavantajı vardır ama). Eğer çok çok profesyonel bir antrenörünüz yoksa, bir süre sonra kendinizi aynı hareketleri yaparken bulursunuz. Önce belki biraz eliptik bisiklete binersiniz, ardından biraz sosyalleşme, biraz ağırlık kaldırma, biraz daha arkadaşlarla sosyalleşme… vs. vs. Ve sonuçta ilk zamanlarda gösterdiğiniz gelişme, kendini yakın bir zamanda “Plato Etkisi” denilen durağanlığa bırakacaktır.

P90X ise, baştan sona çok farklı ve bilimsel bir şekilde dizayn edilmiştir. Hiçbir egzersiz ardarda iki gün yapılmaz, hatta bir yaptığınız egzersizi en erken bir daha yapışınız 7 günü bulacaktır. Bunun ötesinde, 3. haftanızdan sonra, tam da vücudunuz bu tempoya alışmaya başladığı anda (yukarıdaki spor salonu benzeri), program kendini tekrar değiştirir. Aynı prensip, ikinci ve üçüncü aylar için de geçerlidir. Yani vücudunuz özetle “Plato Etkisi”ne giremez, ve durmaksızın gelişir, değişir. P90X’in çalışma ve süper işe yarama prensibi en özetle budur.

Tabii burada son bir konuya da değinmek isterim. P90X nedir, ne değildir diye bana sorulsa, cevabım “P90X bir vücut geliştirme değil, vücut değiştirme programıdır” olur. Yani, normal koşullarda P90X sizi bir Arnold Schwarzenegger yapmaz! Ama Fight Club’taki Brad Pitt yapabilir! (Bakınız foto, andırıyor muyum ne, şaka :-)

Özetle, ne istediğinizi bilin! P90X’e maddesel olarak hazırlandığınız kadar (Türkçe DVD’ler, Barfiks Barı, Yoga Matı vs.), mantıksal olarak da hazırlanın. Plan yapın, ama planlarınızı ertelemeyin. Kendinize güvenin, ama buradan destek almaktan da çekinmeyin. Yazılanları okuyun, ama soru da sorun. Ve en önemlisi; hayal kurun, ama hayalinizi sadece 90 gün sonra gerçekleştirebileceğinizi bilin!

Başarılar…