Bu yazıda, P90X’e başlasanız şöyle olur – böyle olurdan bahsetmeyeceğim… Ya da vaz geçtim, bir cümle ile bahsedeyim… Kesinlikle enerji dolacaksınız, geceleri daha iyi uyuyacaksınız, sosyal hayatınız da, cinsel hayatınız da renklenecek(!), öz güveniniz artacak, önce siz kendinize daha saygı duyacaksanız, sonra başkaları da size, çok ama çok fit olacaksınız, yorulmak nedir bilmeyeceksiniz, yeni yeni kıyafetleriniz olacak, eski kıyafetleriniz bile daha yakışacak, mutluluk hormonu reseptörlerinizi tetikleyeceksiniz ve… genel olarak çok daha “mutlu” bir insan olacaksınız.

Bu uzuuun cümleden sonra kötü, kötü demeyelim de orta şekerli haber… Bütün bu saydıklarımız “başladığınızda” değil de, “devam ettiğinizde” gerçekleşecek. Önemli olan başlamak doğru, ama daha, çok daha önemli olan ise devam edebilmek. Öyle ahım şahım bir devamlılıktan da bahsetmiyoruz kendi adımıza; 90 güncük bir devamlılık, tüm bunları ve daha fazlasını sağlayacaktır.

O zaman gelin bu yazıda, devam etmenize çok pozitif katkıda bulunacak faktörlere biraz bakalım.

Gerçekçi Hedefler Koyma

Gerçekçi hedefler koyma, sadece fitness’ta değil, belki hayatta bir numaralı kurallardandır. Şu anda sağdaki gibi olup, 3 ayda soldaki (Lazar Angelov) gibi olmayı bekleyemezsiniz. Ama ulaşılabilir ya da onun biraz üzerinde (aslında bu daha iyi) bir hedef belirlemeniz, size hergün biraz daha ilerleme gücü verecektir. Tıpkı, tazı yarışlarında tazıların hemen önünde götürülen tavşan maketi gibi! Gülmeyin (ve kimsenin de gülmesine izin vermeyin) ama, hedef aldığınız vücudun bir fotoğrafının kafasını kesip kendi kafanızı montajlamak bile, devamlılığınızda katkıda bulunacak yöntemlerden biridir. Deneyin!

Lazar bu vücudu 1 ayda yapmadı!

 Planlama

Bu konuda şanslısınız, çünkü P90X Programı zaten sizin özellikleriniz ve hedefinize göre hazırlanmış mükemmel bir planlama ile birlikte gelir. Ama iş bununla bitmiyor. Sizin bu planı, sürekli olarak kafanızla planlıyor olmanız, devamlılığınızı da inanılmaz derecede etkileyecektir. Mesela, o günün egzersizi biter bitmez yarın ne olduğuna bir bakın ve daha yapmadan onu kafanızda yaşayın. Hatta bir günün DVD’si biter bitmez, oynatıcıya ertesi günün DVD’sini yerleştirmek, benim de çok başarıyla uyguladığım taktiklerden birisidir. Diğer yandan, hangi gün hangi egzersiz planlamasının yanısıra (dediğimiz gibi, orası zaten problem değil), günün hangi saatinde yapacağınızın planlaması da çok önemlidir. Sabah ya da akşam yapıyor olmanız hiç farketmez, ama önünüze hiçbir engelin çıkmayacağı, daha doğrusu çıksa bile ona sadık kalacağınız bir planlama, havlu atmak ile yarışı kazanmak arasındaki farkı belirleyecektir.

Takvimlere “X” atma yöntemini mutlaka uygulayın!

Ekipman

Aslında sayacaklarımız arasında en kolay maddedir; ama hazırlıksız çok kişinin de sonunu hazırlamıştır… Nasıl mı? P90X’te minimal olarak sadece 2 ekipmanın kullanımı vardır. Hem barfiks hem de şınavlarda kullanılabilen bir kapı barı ve de bir çift dambıl. Bunun dışında belki bir de Yoga Matı, hadi sizin lüksünüz olsun.

Ama inanın şu cümleyi duymaktan çok üzülürüz. “Başladığımda Barfiks Barı’m yoktu, onunda ilgili hareketler geldiğinde atlıyordum!”… İşte bu, tam olarak devamlılığı sekteye uğratmaya ve yarım bırakmaya davetiye çıkarmaktır. P90X zaten, minimal seviyede ekipman gerektirmesi ve kendi evinizin konforunda yapabilmeniz sayesinde çığır açtı. Sebep ne olursa olsun, “ekipmansızlığın” sizi durdurmasına izin vermeyin.

Bu fotoğraf siz P90X’çilerden birinden geldi (arattığımızda yüklü fotoğraf arşivinden bulduk). Bu arada, görmüş olduğunuz Direnç Lastikleri bir zorunluluk değil. Programda ya dambıl ya da direnç lastiği kullanılabilir, her ikisini birden edinmenize gerek yoktur. 

Bir Partner Edinmek

Hayatta hemen herşey, sosyal halde yapıldığında daha keyiflidir. P90X serüveninize başladığınızda da, real ya da sanal bir partner edinebilirsiniz. Siz başlarken, kız ya da erkek arkadaşınızı da başlatın, bir aile ferdinizi ikna edin, en yakın arkadaşınıza meydan okuyun, iddaya girin… Hadi gerçek bir partner bulmakta zorlandınız, sanal da olur. Bu site bunun için bulunmaz hint kumaşı. P90X’in neredeyse 4 yıla yakın mazisine dönüp baktığımızda, en iyi sonuç alanların (Teoman, Gökhan, Müge, İbrahim, Ayhan, Merve, Uğur, İçten, Erkan, Metehan, Berat… ve daha ismini burada sayamadığım yüzlercesi) hep burada paylaşım ve tatlı bir rekabet halinde olanlar arasından çıktığını gördük. Bu bir tesadüf olamaz, bu yöntemi lehinize kullanın!

Zamanın Teoman & Uğur Düellosu… Böyle bir düellonun kaybedeni olmaz zaten! 

Dinlenme ve Uyku

Yine önemli maddelerden… Çoğumuz belki bilmez ama kaslarımız “çalışırken” değil, asıl “dinlenirken” gelişir. Diğer bir konu da, sizi çok iyi ve motive gittiğiniz bir P90X’ten alıkoyacak en sinsi düşmanın, beklenmedik bir sakatlık ya da sürantrene (gereğinden fazla antreman ve gereğinden az dinlenme ile, egzersizlerin yapıcı değil yıkıcı olma durumu) hadisesinin meydana gelmesidir. İşte bunun için yeterince uyku ve dinlenmeye dikkat. Yine P90X’te, aynı kas gruplarının üstüste çalıştırılmaması, dinlenme günleri hatta dinlenme (Recovery) haftaları sizin için düşünülmüştür. Sadece, Amerika’yı yeninden keşfetmeye çalışmayın ve bu düzenlemelere uyun.

Ye, çalış, uyu, tekrar… Ye, çalış, uyu, tekrar… Ye, çalış, uyu, tekrar…

Kendinize Daha Hoşgörülü ve İnsaflı Olun

Devamlılıktan bahsettik, son maddeye geldik… P90X’i yarım bırakanların ortak özelliklerinden biri nedir biliyor musunuz? Başlangıçta çok motive olmaları ve beraberinde mükemmel olmaya çalışmaları. İşte böyle bir tabloda… BAM!!! Atlanılmak zorunda kalan bir iki gün, ya da yemeğin fazla kaçırıldığı bir haftasonu kabusa döner ve güzel devam eden herşeyi yerle bir eder! İşte bu sebeple, kendinize karşı daha hoşgörülü ve insaflı olun. Egzersizlerinizde bir-iki (ya da daha fazla) gün geriye mi düştünüz? Hiç problem değil, kaldığınız yerden devam edin. O haftasonu fast-food’un dibine mi vurdunuz? Sorun değil, bir sonraki hafta daha dikkatli olun. Unutmayın, mükemmel olmak zorunda değilsiniz. Bu bir 100 metre koşusu değil, bir maraton. Ve her maratonda, sadece finish çizgisini geçip maratonu tamamlamak bile tarif edilmez bir gururdur. Bunu başarın ve yaşayın…

Ayna ayna söyle bana… Var mı benden daha iyisi bu dünyada?…