Herkese Selamlar!

Bu blog, bilgisayar başındayken en çok vakit geçirdiğim yer oldu artık. Önerilerinizden faydalanıyor, deneyimlerinizi gözlemliyorum ve tabii ki böylesine istekli bu kadar insanı bir arada gördüğümde bu bana oldukça motivasyon da sağlıyor :-)

Bu benim P90X’e maalesef ikinci kez başlayışım oldu. Maalesef diyorum, çünkü ilk seferinde bir takım sebeplerden dolayı yarıda bırakmak zorunda kalmıştım. Tabii spor yapmayı hepten bırakmamıştım. Hiçbir zaman durmadım, sadece yeterli vaktim olmadığı için P90X yapamıyordum. Onun yerine kendi uyarladığım programı sürdürüyordum. Bir kaç hafta önce bu güzel siteyi buldum! Sizleri görünce “Neden tekrar başlamıyorum ki?” dedim kendi kendime ve haftasonunun geçmesini sabırsızlıkla bekleyerek, Pazartesi günü başlamaya karar verdim. Şu an ikinci haftamdayım ve kendimi çok daha iyi hissediyorum.

Normalde antrenmanlarımı öğleden sonraya bırakırım. Çünkü öncesinde iyi beslenmek gerektiğini düşünürdüm. Derken sitede Aykut Hocamın “P90X ile Bir Gün”ünü okudum. Gördüm ki Aykut Hocam antrenmanlarını sabah yapıyordu (tabii Hocamın da kendine göre bir nedeni vardı). Ben de, bir de böyle deneyeyim dedim ve koca bir günümün boş olmasına rağmen, ikinci hafta için alarmımı kurarak erkenden (7:00-7:30) kalktım ve güne nasıl başladığımı şimdi sizlerle paylaşmak istiyorum;

-Uyandıktan sonra yarım litre su içerek metabolizmamı hızlandırdım.
-Ardından şeker oranı düşük bir mısır gevreğine kuru üzüm ve ceviz ilave ederek yedim.
-Bunların yanında bir de yarım muz yedim, hatta azıcık fındık ezmesi de yemiş olabirim dayanamayıp :-)
-Enerji depoladığıma göre P90X’e hazırım!
– Time to Bring It! ….. Ve antrenman biter!
– Her zaman olduğu gibi antrenman bittikten sonra sizin tarifinizle Recovery Drink’imi, balkonda keyif yaparak bir güzel içtim.
– 1 – 1.30 saat sonra 3 yumurta, yulaf ezmesi, light beyaz peynir, maydonoz, pul biber ve karabiber ekleyerek yaptığım omletimi yedim. Oldukça tok tutan ve lezzetli bir tarif bence. Hele kokusu :-) Yanında da bir kaç ceviz attım ağzıma. Belki biraz da bal yenebilir sanırım :-)

Erken kalktığım günler fark ettim ki, antrenman boyunca gayet enerjiğim, hatta bittikten sonra bile yerimde duramıyorum. Öğleden sonra yaptığım antrenmanlarda kendimi biraz halsiz hissediyordum ve başka şeyler yapmaya üşendiğim oluyordu ne yazıkki. Fakat bu sefer çok daha dinçtim ve bu beni daha da motive etmişti. Hem de antrenmanımı sabahtan yaptığım için koca gün bana kalacaktı. Koca bir gün ve enerji dolu bir vücut! Bundan sonra bu şekilde çalışmaya karar verdim. Elbetteki siz bana bakıp sabahları daha iyi oluyormuş diye düşünmeyin hemen. Bana kalırsa en uygun zamanı deneyerek bulabilirsiniz, sadece vücudumuzun bize söylediklerini, tepkisini anlamamız gerekiyor , o bize söyler :-)

Nasıl yazacağım derken şimdi nasıl noktayı koyacağımı bulmaya çalışıyorum. Bence, kendimizi daima motive edecek şeylerin yanında tutalım ve biz de bunu başarabileceğimizi gösterelim!

Herkese iyi antrenmanlar, başarılar diliyorum :-)

Sabri