Sizi bilmiyorum ama son zamanlarda sıkça karşıma çıkan Limonata, Mandalinata, Narata… vs. reklamları ve cıngılları beni biraz uyuz etmekte. Zaten reklamın diğer bir nakaratı da “göbeği ata ata…”. Yani bu şeker deposunu tükettikten sonra atacak bol bol göbeğiniz olacağına şüpheniz olmasın der gibiler. Bir de reklamın en sonunda duyulan bir hanımefendinin şuh “ev yapımı tadında” sesi. Peki neden ev yapımı “tadında“yı bırakıp, gerçek ev yapımını denemiyorsunuz?
Tamam, evde “kola” yapın demiyoruz ama limonata zaten bir evde yapılabilecek belki de en kolay içecektir ve bari onda Strik Asitler, Sodyum Sitratlar, Sakkaroz Glikoz Şurupları vs. katkı maddeleri tüketmenize gerek yok.
Limon, buz gibi bir su, damak tadınıza göre şeker (şeker oranınızı giderek azaltarak damak tadınızı adapte edebileceğinizi unutmayın), isterseniz nane yaprakları, limon kabuğu rendeleri, buz… bu kadar basit! Ve tadının hazır alacağınız herhangi bir limonatadan çok daha güzel olacağına da emin olabilirsiniz.
Özetle, vücudunuzu ne kadar yapay-işlenmiş ürünlerden uzak tutarsanız, sizin için o kadar iyi olacaktır.
Son olarak, limonun doğal olarak yağ yakıcı (parçalayıcı) etkisi olduğunu da hatırlatalım. Şekeri ve damak tadınızı bir kenara bırakın; sabahları aç karnına sıcağa yakın ılık suya bir yarım limonun suyunu içmenin, yağ parçalayıcı etkisini ve mükemmel bir detoks aracı olduğunu hatırlayın.
Aykut
Su kadar masum ve yararlı olmadığının farkındayım ama hoşuma da gitmiyor değil , çok sık olmamakla birlikte tercih ettiğim bir içecek :)
Ama Doğadan armutlu yeni favorim olacak sanırım :)
Reklamlarını görünce dikkatimi çekmişti.Aykut Hocamız incelemiş hemen paylaşmış bizlerle :D
Harika bir alternatif gibi görünüo.
İlk fırsatta armutlunun tadına bakıcam
Teşekkürler hocam :)
Ürün incelemeleri güzel oluyor bence (Guru misali :-)
Özellikle incelenmesini istediğiniz bir ürün olursa, isteyin inceleyelim.
Ice Tea den bayınca Bazen Coke Zero içiyorum onun incelemesini yaparsanız iyi olur benim için :)
Coke Zero’yu yapacaktım zaten Burak. Değerleri çok masum gözükmesine rağmen, maalesef ilk sonuçlar hiç iyi değil. Problem, içindeki yapay tatlandırıcı.
Hocam ben 3.günümü yaptım ama 1.gün kilom 86da iken 3.günde 87,5 88 oldu sağlıklı beslenip spor yaptıkça kilomu alıyorum anlamadım :D
Birde bugün ab ripperde vardı onedir öyle 348 haraket dedi galiba ben toplam 50 anca yapmışımdır o kadar kol çalıştıktan sonra derman kalmadı heralde bidakine ilk antremandan sonra 1 saat mola sonra ab ripper yapmayı planlıyorum :D
Merhabalar,
Öncelikle hemen söyleyeyim, aslında P90X’te hergün tartılmak yanlış bir hareket. Hele ki 1. gün ile 3. gün arası tartılma sonuçlarının pratikte hiçbir anlamı olmayacaktır. Sonuç olarak, vücudun o gün su tutmuş olabilir, yediğin fazla bir yemek olabilir, tartılma zamanın ya da başka bir etmen de olabilir. Dediğim gibi, maksimum haftalık tartı sonuçlarını monitör etmen daha sağlıklı olacaktır, bana kalırsa o bile çok sık. Çünkü, egzersizsiz yapılan moda (ama gelip geçici) diyetlerin aksine, P90X’te birincil unsur, tartıdaki rakamlar değildir. Daha çok, nasıl hissettiğin ve nasıl göründüğündür. P90X ile daha ilk haftalarında iş yeri ya da okuldaki arkadaşlarından, çok daha formda gözükmeye başladıklarına dair iltifatlar almaya başlayanlar oldukça çoğunluktadır.
O yüzden bu aşamada tek yapman gereken… Devam etmek. İstediğin sonuçlar gelecektir, hiç şüphe yok.
Emeginize saglık hocam
Evet hocam kesinlikle! o reklamı her gordüğümde ordaki aldatmacayı çevremdekilere söylerim (Hatta babam 100 kere söyledin diyip kızmıştı) :) Güzel yazı olmuş
Hahahaha :=) Hocam isim vermemişsiniz ama sanırım hepimiz anladık. Ki beni de çok uyuz ediyordu bu reklam. Zaten içmem. Hatta sizin, “susadığınızda su için” yazınızdan sonra hakikaten benzin istasyonlarında durup durup su alıyorum :-) Sağolun.
Sen de sağol Mert. Marka vermeye gerek yok, çünkü aslında hiçbir markayı hedef almıyoruz. Demek istediğim, vüdunuzu ne kadar doğal beslerseniz, aslında o kadar uzun ve de kaliteli yaşarsınız.
Bir yandan yiyecek-içecek sektörü sizi şişmanlatmaya/hasta etmeye çalışır, diğer yandan ilaç sektörü sizi “iyi etmeye”… Dolayısıyla iki taraf birden kazanır, ama siz kaybedersiniz. Ama bu kısır döngüyü daha en başından kesmek mümkün.