Sık sık farklı isimlerle önünüze çıkan “moda diyetlerin” aslında neden uzun vadede işe yaramamaya programlandığını daha önce anlatmıştık (bknz. Einstein ve Diyetler Üzerine). Zaten biz burada “diyet” kelimesinden çok “sağlıklı beslenme” terimini tercih ediyoruz.
Öte yandan “ne yapayım ben buyum, doğru beslenmiyorum ya da beslenemiyorum” demekten daha kötü bir şey varsa, o da doğru bildiğini sanarak yapılan yanlışlardır. Tıpkı bilmediğini bilenin değil, bilmediğini bilmeyenin daha tehlikeli olduğu gibi. İşte bu sebeple bugün, diyette doğru bilinen yanlışları sizlerle paylaşacağız.
1) Yumurtanın sarısı çöpe!
Muhtemelen yumurtanın sarısı kadar kötü bir şöhrete sahip olan başka bir besin yoktur. Özellikle sporcular diyetlerinde yumurtaya hayati bir önem verirler ancak tüketilen kolilerce yumurtanın sarıları çoğu zaman çöpe gider. Bunun sebebi olarak, yumurtanın sarısının kolesterolü arttırarak kalp hastalıklarına sebebiyet verdiği sanılır. Oysa yapılan son araştırmalar, günde 3’e kadar sarısıyla yumurtanın, LDL olarak bilinen kötü huylu kolesterolü arttırmadığını, aksine iyi huylu kolesterol olan HDL’yi arttırarak dengelediğini göstermiştir. Bunun yanısıra yumurtanın sarısının içerdiği Omega-3, D vitamini ve iki önemli antioksidanlardan lutein ve zeaxanthin, P90X gibi yoğun egzersiz temposu olan sporcular için de önemli olacaktır.
2) Günde 8 bardak su!
Bu, yanlış bir öğüt olmamakla birlikte, eksiktir. Günde 8 bardak (yaklaşık 1.75 litre) su, P90X gibi ekstrem bir programı izleyenler için yeterli olmayacaktır. Bizim tavsiyemiz, bulunduğunuz mevsimi de göz önünde bulundurarak günde 16-20 bardak arası su içmeye çalışmanızdır. Yoğun P90X egzersizlerinde terleyen vücudun “dehidrasyon”a maruz kalmaması gerekir. Yeterli su tüketip tüketmediğinizi anlamanın en kolay yolu ise, idrarınızın rengini kontrol etmekten geçer (hadi ama, herşey sağlık için). İdrarınız saydam ya da saydama yakın ise doğru, sarı ya da koyu sarı ise yeterli sıvı almıyorsunuz demektir.
3) Asla yağlı süt ürünleri tüketmeyin!
Sadece süt için değil, diyet yaparken düşülecek genel yanlışlardan biri de “sıfır yağlı” ürünleri tercih etmektir. Tamamen yağsız süt ve süt ürünleri CLA bakımından zayıftırlar. CLA ise kalp ve kemik sağlığında etkili olmakla beraber, yağ yakımını arttırır. Sıfır yağlı süt ve süt ürünleri yerine yarım yağlı süt ve ürünlerini tercih etmek daha doğru olacaktır. Aslında en iyisi doğal ortamda “ot yiyerek” büyüyen ineklerin sütüdür! Bu tip “gerçek” sütler, Omega-3 ve CLA bakımından “hububat yiyerek” büyüyen ineklere göre çok daha zengindir. Ama eğer bir köyde yaşamıyorsanız, bu alanda güvenilir bir kaynak bulmanın zor olacağını da söyleyelim.
* Doğru bilinen Diyet Hataları’na devam edeceğiz…
Aykut hocam, besin tablosunda yumurta beyazı vardı sadece, tabloda değişikliğe gerek var mı o zaman?
Dikkatli takipçilere bayılıyorum :-) Ama yanlışlık yok :-(
Çünkü Yumurta Beyazı ilk kategoride yer alırken, komple yumurta da ikinci kategoride yer alıyor. Yani ikisi de tüketilebilirler arasında. Bu şekilde yer almasının sebebi, özellikle sporcular arasında günde 8-10 yumurta yemek çok da alışıldık olmayan bir durum değil. Bu durumda yumurtaların hepsinin sarısı ile tüketilmesinin zararı olacaktır. Ama yazıda da söylediğim gibi 3 yumurtaya kadar sarısı ile tüketmek daha doğru.
Light süt kullanıyordum beslenme listemde çok iyiler arasında da vardı ikilemde kaldım hocam :(
Tamam işte… Light Süt demek Yarım Yağlı Süt demek. Yanlış yok.
Yok hocam %0.3 yağlı
O zaman ben olsam %1’leri tercih ederim. O dediklerinden ilk başta ben de kullanmıştım ama mısır gevreğine ilave edince resmen bulaşık suyu gibi duruyordu… Burada amaç tüm beslenmeyi sevimsiz yapmaktan çok, sağlıklı beslenip keyif almaktır. Sadece kısa vadeli değil, asıl uzun vadeli sonuçları bu getirecektir.
Ama paylaşımlarından, her konuda çok doğru ilerlediğini biliyorum. 90 gün (ve 30 -- 60) sonuçlarını bekliyor olacağız :-)
hocam ben bazı sabahlar mısır gevreği tüketiyorum yarım yağlı sütle ama hiç güzel olmuyor geçen kalmamıştı tam yağlı aldım ayy bir lezzetli oldu valla :-) ben de şimdi % lerine dikkat edeceğim
Selam Melike,
Damak tadı çok değişken birşeydir aslında. Zamanında çayına 5 küp şeker atana, kendini alıştırdıktan sonra 1 tanesi bile bal gibi gelir… Aynısı mısır gevrekleri için de geçerli. Zamanla damak tadın alışacaktır. Özellikle her kahvaltıda rutin olarak tüketilen ürünlerde, en sağlıklısını seçmek önemli olacaktır.
Bir de mısır gevreği seçerken, besin değeri tablosundaki şeker oranını da kontrol etmenizi öneririm. Her mısır gevreği sağlıklı diye birşey yok, bazıları feci şekilde şeker deposu.
Hocam çaya şeker atmak demişken ben hiç kullanmıyorum son 2 3 senedir ve inanın çayın tadı böyle çok daha güzel şekerli içemiyorum kesinlikle :-) Her şey kendini alıştırmaktan geçiyor..
Yine güzel bir yazı dizisi geliyor sanırsam :-) Şimdiden, 1 ve 3 no’lu maddelerin yanlışına düştüğümü söyleyebilirim. Aslında 3 no’luyu başka kaynaklardan edindiğim bilgilerden de düzeltip, sıfır yağlı yerine yarım yağlı tüketmeye başlamıştım ama şimdi sıkı takip ettiğim P90X sitesinden onay almam da süper oldu.
Devamını da bekliyorum merakla.