“Neden egzersiz yapıyorsunuz?” sorusuna verilebilecek en klasik cevap “kendim için”dir belki de… Peki ya öyle zannetseniz de, aslında öyle değilse?! Şimdi bazı klişeleri yıkmak pahasına, konuya biraz daha sosyolojik ve Freud’sal (!) yaklaşacağız…
İnsanoğlunun “beslenme”den sonraki en temel dürtüsü nedir, biliyor musunuz? Üreme! Aslında kimilerine göre beslenme bile, üremenin bir alt dürtüsüdür. Bunu kabul etseniz de etmeseniz de, soyunuzu devam ettirme ve üreme dürtüsü, taa ilk insan atalarından gelen genlerinizde var. Ve bugün 21. yüzyılda, egzersiz yapma, güzel görünme, sağlıklı olma… bunların da asıl temelinde bu dürtü var. Örnek verelim…
Erkekler kadınlarda, “büyük göğüs – ince bel – geniş kalça”yı keyiflerinden çekici bulmuyor belki de! Bu bilimsel olarak kanıtlanmıştır ki, kadınlarda bel oyuğu ve kalça çıkıntısı arasındaki fark, erkeklerin beyninde karşı cinsin doğurganlığını, daha doğrusu doğurganlığa elverişlilik derecesini ifade ediyor, belki de subliminal olarak. Bu fark ne kadar açık ise, karşı cins o kadar sağlıklı, yani o kadar soyumu devam ettirebilir düşüncesi…
Ya da kadınlar erkeklerde, örneğin geniş omuz ve güçlü kolları nedensiz yere çekici bulmaz. Onun da temelinde, güç, aidiyet ve güvenlik gibi hisler vardır. Mitolojide bile, dünya (gök kubbe) Atlas’ın omuzlarına yıkıldığında, Atlas geniş omuzları sayesinde bu yükü taşıyabilmiş ve herkesin soyunu devam ettirebilmiştir.
İşte siz de bugün işe gidiyor, kendi imkanlarınızda yatırım yapmaya çalışıyor, iyi bir geleceği garanti etmek istiyor ya da daha iyi bir sağlık veya fizik için egzersiz yapıyorsanız, bunu kendiniz kadar karşı cins (ya da karşı cins tercihiniz artık her ne ise) için de yapıyorsunuz; bu genlerinizde var emin olabilirsiniz. Ve en önemli kısım, bunda yanlış bir şey yok! Yatırım, sağlıklı beslenme, egzersiz, spor… hayatınıza dair pozitif yapabileceğiniz her ne var ise yapın, siz yeter ki yapın.
Not: Bu konuya sabah sabah nereden geldim diye soracak olursanız :-) Ankara’daki Göksu Gölü’nün çevresinde bu sabah yürüyüşümü yaparken, az çok benimle aynı hızlarda yürümekte olan genç – yaşlı tüm beylerin, bizden daha hızlıca tempoda önümüzden geçen, sadece arkadan görebildiğim sarı saçlı – ince belli esrarengiz hanımefendinin ardından, belki istemsiz olarak da olsa, yürüyüş hızlarını arttırdıklarını gözlemlediğimden… Dedim ya, genlerde var… :-)
valla form özlemişim bayadır yoktum Yazı çok güzel olmuş gülümseyerek okudum :) tabikide ben sağlıklı olmanın dışında kendimi seven biriyim yani spor sonra kasların şişmesiyşle ortaya çıkan görüntü hoşuma gidiyor :):):sanırım biraz hava atmasını seviyorum:):) yeni tur için kendimi motive ediyorum mental olarak hazırlıyorum
Evet Ayhan’ın gaza gelip şınavdan sonra yere yumruk atarak parmağını kırmışlığı vardır :-)
:) yapmayın hocam :) bitirdiniz beni ::)
blog yazımda da paylaşmıştım aslında p90x e başlamam karşı cinsten ilgilendiğim bir kişiden gelen kafamı yararcasına eleştirilerdi :)
90.gün sonunda bakalım olumlu eleştiriyi alabilecekmiyiz
çok güzel bir yazı olmuş özellikle karşı cinsden gelen olumlu mesajlar insana çok iyi geliyor:D
spora başladıkdan sonra insanin hayatı değişiyor kız ark da estetik güzel görünüme sahip olmasını istiyor insan
Oooo bu ne hızlı takipçilik İbrahim, daha kendi yazdığımı okuyordum ki, yorumunu gördüm :-)
orada yürüyüş oldukça keyifli olur :)sarışın bir itici güce bile gerek kalmayabilir ördekler falan….galiba freud haklıydı
Beylerin ritmini yükselten esrarengiz sarışın, bugünkü yazının ilham kaynağı oldu :-) Sadece, değişik bir gözlemdi, Freud haklı galiba dedirtti :-)
aslında sarışın değil de hocam motivasyona değer bişeler biz beylerin ritmini yükseltiyor ister bir dişi ister başka birşey bi vesile arıyoruz :)
Hemen ekleyeyim de yanlış anlaşılmasın :-) Bahsettiğim gizemli sarışının benim yürüyüş tempom üzerinde bir etksi olmadı, iyi kötü bu güne kadar çok gördük geçirdik :-) Ama genç -- yaşlı demeden, diğer beyleri bir şevke getirdiğini gözlemlemem, bugünkü bu yazının tohumlarını attı bende sadece.