Bir Mühendisin P90X Macerası

Selam Dostlarım,

Dostlarım diye sesleniyorum zira P90X yapan herkesin birbirine daha yakın hissettiğini düşünüyorum. Herkes farklı bir amaçla başlıyor bu maceraya. Kimi kilo vermek, kimisi hareket etmek, kimisi daha sağlıklı olmak, kimiyse sadece yapmak için yapıyor. Ama bir kere başlanıldığında insanın içinde farklı bir his olmaya başlıyor…

Kendime gelecek olursam, ben hiçbir zaman kilolu bir insan olmadım, sadece çalışmaya başladığım ilk dönem aşırı junk food yediğim için biraz kilo aldım ve aslında P90X’teki hedeflerimden birini de bu doğurdu, taa o zamandan kalan yağlarımı eritmek. Ama şüphesiz benim en temel amacım kalkıp hareket etmek ve bir “challange” moduna girmekti. İşim gereği sürekli olarak oturduğum için korkmaya başlamıştım açıkçası. Birkaç kere spor salonuna yazılmış fakat gerek ortamın hoşuma gitmemesi, gerekse istediğim özveriyi sağlayamamam sebebiyle bu maceralarım 2-3 ay sürmüştü. Sonuç olarak uzun zamandır duyduğum ama “bir insan neden kendine böyle bir şey yapar” gözüyle baktığım P90X’i araştırmaya ve yapmaya karar verdim. İşte o kararı verdiğimde görüntüm şu şekildeydi.

1. GÜN

1. GÜN

Yaş: 27 – Boy: 1.76

İlk Gün Değerlerim: Kilo: 73 – Yağ: %17 – Su: %56 – Kas: %41

Göreceğiniz üzere salınmış bir vücuda sahiptim ve artık harekete geçme zamanı gelmişti. P90X’i araştırmadan önce bu hissi yakaladığımdan kendimde bir plan yapmış ve yakınımdaki güzel bir koruda sabah ya da akşam 45 dakikalık bir “jogging” programı ayarlamıştım. Joggingi o kadar sevmiştim ki daha fazlasını ve daha etkilisini yapabileceğimi düşündüm ve aklıma P90X geldi ve yaklaşık 8 günlük jogging ile kıvama gelen vücudumla P90X’e başladım.

Burada karşılaşağım en büyük sorunun motivasyon eksikliği olacağını bildiğim için hemen bir P90X Macerası blogu açtım. Çünkü oluşturacağım bu günceye ve takipçilerime ayrı bağlanacak ve çalışmayı bırakamayacaktım, öyle de oldu.

Beslenme planlarını araştırdım, zaten ev yemeği dışında bir şey yememeye çalıştığımdan çok zor olmadı. Çayı çok seven biri olarak iki şekeri bire indirebildim, neredeyse tamamen un, şeker, tuz üçlüsünü arkamda bıraktım. Protein ağırlıklı beslenerek ekmeği minimuma çekmeye çalıştım ve kendimce bir düzen sağladım.

Burada pek çok arkadaşın belirttiği şeyleri tekrar edip bilgi kirliliği yaratmak istemem ama benim ufak notlarım şu şekilde olacak:

– Kendinize bir plan yapın ve bu plandan asla çıkmayın. Sabah yapacaksanız istikrarlı bir şekilde buna devam edin, asla ve asla “bir gün sonra yaparım”a atmayın. P90X’in size kazandıracağı en güzel şeylerden birisi programlı olmak olacaktır.

– Nasıl olsa spor yapıyorum diyip sporun ardından hamburger yemeyin. Unutmayın ki beslenmeniz P90X’in en önemli kısmıdır. Baklava istiyorsanız müthiş bir yeme-içme alışkanlığınız olmalı.

– Egzersizlerde ne kendinizi çok zorlayın ne de kendinizi çok boşlayın. Tony çokça söyleyecek zaten; 8 mi yaptınız, 10’u deneyin çünkü asıl ödül o son ikisinde. Ama onlar 20 yapıyor diye siz 8 yapabilirken 20’yi zorlamayın. Unutmayın P90X uzun bir maraton.

– “Yoga ne ya, onun yerine Core yapıcam” demeyin. P90X yaratıcıları sizin için en iyisini düşünüp bunu oluşturdular, plana uyum sağlayın. 90 günün sorunda “ee neden olmadı” diyip programı suçlamayın. Kendinizi ne kadar verdiniz, programa ne kadar uydunuz, beslenmeniz nasıldı bu soruları kendinize sorun. P90X’i doğru şekilde uygulamış ve sonuç alamamış bir kişi henüz yok.

– Dışarıya kulak asmayın. Ne size çok destek olanlara, ne de sizi yerden yere vuranlara. Örneğin fotoğrafımı görüp benimle dalga geçenler olduğunda “haters gonna hate” deyip işime baktım. Aaa ne süper olmuşsun denildiğinde “ben olmuşum yahu” deyip programı bırakmadım. Bu sebeple odaklanın.

– Severek yapın. Yani aksi nasıl mümkün olur zaten bilemiyorum ama sıkıntıyla, oflaya puflaya spor yapmayın. İnce eğlenceler yakalamaya çalışın ve zorlanırken bile mutlu olmaya çalışın.

Bu tavsiyeler sürekli kendime verdiklerim aslında ve beni buraya kadar getirdiler. Ha buraya derken nerede olduğumu da söylemedim, bu yazıyı yazarken 31. günümü bitirmiş durumdayım. Son durumum ve vücut değerlerim şöyle:

30. GÜN

IMG_20130923_101323t

30. Gün Değerlerim: Kilo: 69.8 – Yağ: %15 – Su: %57 – Kas: %45

Biraz genişlemek de istediğim için önümüzdeki iki ayda karbonhidrat tüketip verdiğim kiloyu kas olarak almaya çabalayacağım.

Sonuç olarak daha yolun başındayım. Ama en önemlisi uzun zamandır kendimle hiç ilgilenmediğimi farketmem. Çoğumuz böyle değil miyiz? Aslında çok anlamlı olmayan pek çok şeyle çokça zaman kaybedip mutsuz oluyoruz. Ama vücudumuz öyle değil. Ne kadar uğraşırsanız size o kadar cevap veriyor, belirsizlik yok! Bu sebeple sadece 90 gün değil, P90X ile kazandığınız bu alışkanlığınızı tüm hayatınıza yayacaksınız, en azından ben büyük bir aksilik yaşamazsam bunun için çabalayacağım.

Benimle günlüğümü takip etmek isterseniz beklerim: http://www.p90xmacerasi.com

Bir sonraki yazımda görüşmek üzere. Kendinize dikkat edin!

Henüz Yorum Paylaşılmamış.

Yorum Paylaşınız