Öncelikle hepinize merhaba, P90X severler ya da sevmeye çalışanlar.
Bu programın farkını daha ilk günden fark edeceksiniz. Spor benim küçük yaşımdan beri hayatımda olan vazgeçilmezim diyebilirim. Daha önce çok farklı dallarda deneyimlerim oldu ama P90X bunların şahı diyebilirim. En başta ne kadar zorlayabilir ki diyordum, taa ki o ilk Bring It sesine kadar, Tony sağolsun :-)
Evet başta belki biraz, zor, yorucu ama bu sadece bir vücut geliştirme programı değil, bunu ilk önce fark etmek ve diğer programlardan ayırmak gerekiyor. Ben kendi adıma araştırmayı çok severim ve bu programa da başlamadan çok araştırdım. Öyle faydaları var ki o acayip dediğimiz hareketlerin. Sadece duruşumuzu, fiziksel görüntümüzü düzeltmek için değil, merkezi kaslarımızı, vücut dengemizi, duruş bozukluklarını, mesela kamburluk, Skolyoz gibi omurilik bozukluklarını, sinir ve sindirim sistemimizi ve daha şu anda aklıma gelmeyen nice faydalar sağladığını bilmemiz gerekiyor. P90X, her şeyden önce bir sağlıklı yaşam programıdır. İnsanı robota çevirme programı değildir :-) O yüzden çalışmalarımıza daha çok sarılmalıyız, sağlık ilk hedefimiz olmalı zaten gerisi gelecektir.
Beslenmeme gelince, ana öğünde balık, tavuk veya kırmızı et, en azından birinin olmasına dikkat ettim. Protein anlamında tabii ne kadar almanız gerektiğini kendiniz hesaplamalısınız. Sebze yemekleri de atlanmamalı tabii. Bu konuda daha doğru ve ayrıntılı bilgiyi Aykut Hocam verecektir. :-)
Bir karışımım var bunu sizlerle paylaşmak isterim;
1-1.5 bardak süt Kendinize göre 2-5 arası yumurta beyazı 1 kaşık bal 3 kaşık yulaf 1 tane muz
Bunları blender ile kapıştırıp içiyorum, isteğe bağlı eğer kullanıyorsanız 1 ölçek de protein tozu konulabilir. Ben sabah kalktığımda ve gece yatmadan içiyorum, umarım işinize yarar. :-)
Ve P90X’in işe yarayıp yaramadığını merak ediyorsanız işte henüz 30 gün sonuçları…