Türkiye’nin iyi kişisel gelişimcilerinden Sayın Erdal Demirkıran‘ın piyasadaki tüm kitaplarını okumuşumdur. Hatta “Sadece Aptallar 8 Saat Uyur”un benim üzerimde hala pratik etkileri vardır; 8 saatten az uyuyarak da dinlenilebileceğini anlamak gibi (gerçekten insanın ömrünün 3’te 1’ini yastığa vermesini tasvip etmiyorum).

Erdal Demirkıran’ın kitaplarının arkasında klasik yazarın fotosu yoktur. Şimdi hatırlamıyorum, taa ki bir gün yazarın fotoğrafını Google’da ya da başka bir yerde tesadüfen gördüğümde, bir anda var olan motivasyonum düştü, inancım azaldı, adeta “soğudum”. Şimdi lütfen kimse beni materyalistlikle suçlamasın (ki öyle değilim) ama o güne kadar kitaplarını etkileyici bir şekilde takip ettiğim yazar, oldukça “tıknaz” ve tabiri caizse “sağlıksız” gözüktü gözüme. Bu soğuma, tabii ki bir ekonomi hatta roman yazarında olmazdı muhakkak, ama insan belki de bilinçaltında, kişisel gelişim uzmanını her yönüyle “çakı gibi” görmek istiyor karşısında; sağlam kafa sağlam vücutta bulunur hesabı… Hatta bu görüşümü destekler nitelikte, milyonlara hitap eden pek çok ünlü kişisel gelişim uzmanının, bizden P90X Programı talep etmişliği doğrudur.

Şimdi nereye geleceğim… Fikri bir, zikri bir, bir de görünüşü de bir, yani onu destekler nitelikte olsun dedik ya; karşınızda Ertuğrul Akbay! Gazeteci-yazar ve spor duayeni Ertuğrul Akbay, 1 Ocak 1940 doğumlu. O dönemlerde, çocuk doğar doğmaz nüfusa kaydetmek pek de adet olmadığından(!), aslen birazcık daha eskiye dayanabilir. Ertuğrul Akbay, baştan sonra 2 kere okuduğum aşağıdaki kitabının kapağında tam 75 yaşında yani. İşte bence bu adamın sözü dinlenir!

Sıkça sorulan sorumuza dönersek, Ertuğrul Hoca kitabında, 50 yaşından sonra boyunu 12 cm uzattığından bahseder. Yine misal, kardeşlerine göre kısa kalan 16 yaşında bir tanıdığını da (Selim) 26 cm uzattığını, ki bunların hepsi fotoğraf ve belgeler ile sabit. Ona bile gerek yok, “bu adam”ın sözü dinlenir dedik ya, görünen köy kılavuz istemiyor.

Peki bu boy uzatma serüveni nasıl başlamış? Tabii ki esneme ve de özellikle barfiks ile. Barfiks, bir insanın üst vücuduna yapabileceği en iyi egzersiz. Öyle ki, beni ıssız bir adaya koysalar ve tek bir egzersiz aleti hakkın var deseler, tereddütsüz barfiks barı derim.

Barfiks hareketi, yaşla birlikte omurilik aralarında oluşacak kaçınılmaz sıkışmaların önüne geçer, vücut duruşunu düzgünleştirir, herkes bu etkisini bilmese de size sımsıkı bir karın sağlar ve de evet, boyunuzun uzamasına katkıda bulunur; yaşınız ne olursa olsun. Tabii Ertuğrul Hoca burada kalmamış, aşağıdaki fotoğrafta göreceğiniz gibi “Gravity Boot”lara da geçmiş. Tabii ki biz size ilk günden kendinizi ayaklarınızdan tavana asın demiyoruz. Ama diyoruz ki, her ne kadar belki bu aşamada barfiks hareketinden ürküyor olsanız bile, barfiks yönünden oldukça bonkör(!) sayılan P90X’ten ürkmeyin. Kaçınmayın, aksine üzerine gidin.

Diğer bir konu, Yoga’nızı da ihmal etmeyin. Çünkü Yoga’nın da kasların boyunu uzatmadaki etkisi ve en azından “posture” dediğimiz duruş pozisyonunuzu düzelterek sizi daha uzun göstereceği bilinen bir gerçek.

Son olarak… Aşağıdaki “%100 Photoshop’suz” fotolar size diyor ki, HERŞEY MÜMKÜN!