Merhaba Romalılar!
Vakit geldi artık! Aylardır takip ettiğim, sürekli “Adamlar yapmış…” diye bakıp iç geçirdiğim P90X progamına artık yarın başlıyorum.
Öncelikle kendimi tanıtayım; adım Erdi, 24 yaşında bir bilgisayar mühendisiyim, masa başı iş yapıyorum. Aynı zamanda da Arjantin Tango eğitmenliği yapmaktayım. Çılgıncasına bir spor geçmişim yok, aksine ham bir insanım.
İlkokul sırasına oturduğumdan beri, özellikle de tüm sülalenin bitiremediği yemekleri bana itelemesi, benim de sadece onları kırmamak adına (!) o yemekleri yemem sonrasında ömrümün yaklaşık 17 yılını “kilolu” bir insan olarak geçirdim. Haziran başı itibariyle 1.83m’lik boyuma 96.5 kiloluk bir yük bindirmekteydim.
Ama en başta yaptığım “Yeter artık!” çıkışını haziran ayında da gerçekleştirdim ve diyetisyen sayesinde (o binlerce lira verilen diyetisyenlerden değil, baya baya Kızılay Polikliniği diyetisyeni, muayene 54 TL idi, bilgilerinize) 3 aylık bir sürede 84 kiloya kadar inmeyi başardım. Hayatımda da çok çok güzel değişiklikler oldu bu dönemde.
Şimdi ise sıra hafifleyen bu vücuda yine yük bindirmeye geldi! Tabiki de kas olarak! :-)
Dediğim gibi, aylardır takip ettiğim bir program, ama başlayamamıştım. Özellikle de bu siteyi, Koç Aykut’u gördükten sonra iyice gaza geldim, malzemeleri aldım, bu akşam da besin alışverişimi yapacak ve de yarın programa başlayacağım.
Öncelikle burada deneyimlerini paylaşan herkese teşekkür ederim. “Yılmayan” insanları görmek beni de şevklendiriyor ve şevklendirmeye devam edeceğinden eminim. Nihayetinde bu programın zorluğu su götürmez bir gerçek. Eminim ki yarın programa başladığımda bir çok harekete çok ağır tepkilerim olacak, yapamayacağım, ama yılmayacağım! Çünkü sonucunun güzel olduğunu biliyorum.
Bir diğer motivasyonum da bahsettiğim diyet sürecim. Bu süreç sayesinde hem düzgün beslenme alışkanlığı edinmenin aslında ne kadar basit olduğunu, hem de bir şeye gerçekten baş koyarsanız bunu başarmanızda engel olmadığını gördüm. Tabi bu sürede bana ekstra motivasyon sağlayan hayatımın en özel kişisine de teşekkür ediyorum. Ki bu P90X sürecinde de aynı motivasyonu bana sağlayacak.
Koç Aykut’a da her şey için teşekkür ediyorum en baştan. Kendisinin tavsiyelerine de açığım.
Sizlerle de deneyimlerimi paylaşarak motivasyonlarımızı yüksek tutmaya çalışacağım.
Herkese sağlık ve spor dolu günler!
Erdi
Bu iki fotoğraf arasındaki fark motiveden başka birşey değil benim için!
P90X gerçekten hareketli ve insanı yormayan bir program, farketmişsinizdir zaten. Son 70 gündür en büyük hobim diyebilirim, öneri olarak birkaç önemli nokta var,
1) Pull-Up’larda (Özellikle Wide-Front’ta) olabildiğince hızlı şekilde desteksiz (Bacaklardan destek almadan) forma geçmenizi öneririm. Bu işi zorlaştırıp tekrar sayısını çok düşürse de 2-3 tane bile yapsanız en azından kolaya alışmıyorsunuz. Yoksa kolaya alışınca sonrasında zora geçmek çok yorucu olabiliyor.
2) Pull-Up Bar kullanıyorsanız mümkünse herhangi bir yapı marketten alabileceğiniz L çıtayla aletin duvarda oturabileceği bir sistem kurun, çünkü başlarda acemice yapılan Pull-Up’lar sırasında alet kapının eşiğinden kayıp gerginlik yaratabiliyor, her an düşme korkusuyla kaygılı şekilde yapılan bir Pull-Up’un da bir anlamı yok zaten.
3) Back & Biceps videosunda sesi biraz kısmak önemli çünkü Tony Horton özellikle bu videoda arkadakilere sataşıp duruyor, sürekli dolaşıp gülüp oynuyor. Şikayetim yok (özellikle Insanity’de Shaun T’nin Gestapo subayı yönetiminden sonra) aslında ama ilk 2 seferde gülüp dikkatimin bozulması sonucunda 30 poundluk dumbell’ı yere düşürüp parkeleri kırmışlığım var.
4) Aç karnına veya yeteri kadar enerji depolamadan programı yapmak özellikle 2’nci ay programlarında video sonlarına doğru “crash”e sebep oluyor. Kendinizi zorlamadan yaparsanız birşey diyemem elbet ama, tam kapasite çalışmaktan bahsediyorum. Hem ağır kalori/yağ içermeyip hem de enerji sağlayabilecek yiyecekleri en yakın zamanda bulmanızı öneririm çünkü eğer amaç kendinizi aşmaksa o enerji gerçekten gerekecek.
5) Arada çalışmak istemediğiniz, “ertesi güne ertelesem” diyeceğiniz günler olacak. Ertelemeyin, çünkü alışkanlık haline gelebiliyor. Burada 2 seçenek var, biri -benim de her bu durum oluştuğunda yaptığım- saat geç olmadan o günkü programa başlamak. Bir kere “Play”e basıp başlayınca gerisi zaten geliyor, isteseniz de duramıyorusunuz. Diğeri, o günün programını -programını yapmak istediğiniz- başka bir günle yer değiştirmek. İkisi de uygulanabilir ama programa göre gitmek en mantıklısı.
6) Sayılara takılmayın. Artışa da fazla takılmayın. Tony Horton’un dediği gibi “Forget your Ego, and do your best”, öncekinden daha iyi yapmak için gereksiz yere ağırlık artırmak veya pull-up’ta fazla yüklenmek hem formu bozup çalışmayı etkisiz hale getiriyor, hem de ertesi birkaç günü kısmi bir sakatlıkla geçirmenize sebep oluyor. Baştaki sayılar bir süre sonra zaten katlanarak artıyor, o yüzden ilk ayda kendinizi paralamadan düzgün formu yakalamaya çalışmak daha önemlisi.
Şimdiden iyi çalışmalar!
Sevgili Xaero,
Vakit ayırıp da bıraktığın ayrıntılı yorum için teşekkürler. P90X-TR’nin senin gibi paylaşımcılara ihtiyacı var. 90 gün sonuçlarını heyecanla bekliyoruz.
Merhabalar,
Ben de sizinle hemen hemen aynı konumdayım ve P90X’ten çok umutluyum. İlk gün fotoğrafınızı çektiniz mi? Sonuçları daha net görebilmeniz (ve bize de gösterebilmeniz :-) açısından çok önemli.
Şimdiden Başarılar,
Melis
Selam Erdi,
Güzel paylaşımın için teşekkür ederim. Motivasyonunu yüksek görmek çok güzel, ki bence P90X’in 3’te 1’i motivasyondur!
Yazılarının devamını bekliyoruz…